Beyoğlu'nda Taksim Meydanı'ndan Tünel'e doğru yürürken sağda yükselen yapıların en sevimlisi belki de Narmanlı Han. Eski görüntüsü yıkık döküktü ama çok heybetli idi. Restore edildiği bilgisi paylaşıldığında akıllara "Acaba aslına uygun mu yapılacak?" diye sorular gelmiş ve çeşitli platformlarda bu endişe dile getirilmişti.
Şimdi restorasyon bitti. Eski Narmanlı Han'ın yerinde daha bakımlı ve modern bir bina var. Kullanımı eskisinden farklı. Yeni nesil restorasyonlar yapıyı yeniliyor ama anıları ve yaşanmışı alıp götürüyorlar. Yaptıkları katkılar belki bugünü yansıtıyor ama eski eğer güzelliğinden vazgeçilmeyecek kadar muhteşemse, birebir aynısını neden yapmayız...
1800’lü yılların sonlarında Rus Elçiliği’nin hizmet binaları olarak inşa edilen Narmanlı Han, İstanbul’un tarihi yerleşim alanlarından Beyoğlu’nda yer alıyor.
Han, 20’nci yüzyıl başlarına kadar çeşitli eklemelerle genişletildi. 1933’te Narmanlı ailesine satılan binalar, daha sonra mağaza, büro, konut ve sanat atölyesi olarak kullanıldı.
Binada yaşamış olanlar arasında Ahmet Hamdi Tanpınar, Aliye Berger ve Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi sanat ve yazın hayatımızın ünlü isimleri de yer aldı.
Narmanlı Han, 2 bin 643 metrekare arsa üzerinde, bir iç avlu çevresinde kurulu beş büyük binadan oluşan bir kompleks.
2006'da çalışmalarına hız verilen Narmanlı Han'ın restore edilmesi projesi, Türkiye'de tarihi bir dönüşüm projesinin ilk örneği olarak değerlendiriliyor.
Narmanlı Han'ın, henüz tam olarak halka açılmadığı bir gün kapısının açık olmasından istifade ile yapıyı ziyaret etme imkanı bulduk.
Sair ve Yazar Ahmet Hamdi Tanpınar'ın heykeli ile karşılaşmak büyük bir heyecandı. Onun gibi bu handa daha önce çalışma ofisi olmuş unutulmaz isimlerin heykelleri, hatta hanla bütünleşmiş kedilerin de heykellerini görmek hanın onca değişen mimarisinin verdiği şaşkınlığına sıcaklığını bırakmıştı.
Bu projenin, Beyoğlu'nda İstanbullular için bir “buluşma noktası” oluşturma hedefi doğrultusunda, sinematek, konser salonu, sergi salonu, mağazalar, kitap ve müzik evi, kafe ve restoranlar, atölye ve stüdyolar gibi farklı fonksiyonlar barındırması planlandı.
Hanın yapısının aslına sadık kalındığı söylense de eskisinden farklı.
Şimdi Beyoğlu'nun ortasında insanların uğrak noktası olacak mekan, tamamen halkla buluştu.
Bedri Rahmi Eyüboğlu da unutulmamış isimler arasındaydı.
Eskiden yaşadığı han, yenilendikten sonra burada yaşayan ve iz bırakan değerlerin isminin olması bu restorasyonun en göze çarpan yönü.
Şimdilerde hanın giriş dükkanları kiralanmak için bekleniyor.
Narmanlı Han'ın iki cephesine de açılan kapıları var.
Narmanlı Han, uzun süren tadilatı ve halen halka açık olmaması nedeni ile çok eleştirildi.
Han, restore edilmeden önce sadece alt dükkanları işler durumdaydı. Atıl bir görüntüsü vardı. Ama yine de yaşanmışlıkları nedeni ile çok görkemliydi.
En son 2006'da önünden geçtiğim hanın ortası yeni şeklindeki gibi değildi ama anlatılanlar hanın ilk halinde de bu küçük havuzun varlığına işaret ediyor. Sonradan yıkılmış ve yeni tadilatla tekrar hayat bulmuştu. Bence bu haliyle İstanbul'un aşıklar çeşmesi olmaya aday.