Türkiye global ekonominin neresinde

Gelişmekte olan ülkeler arasında gelecek planlamasına dar perspektiften bakan ülkemizin bilişim gerçeğine yönelmesi dışarıya bağımlılığa karşı önemli bir adım olacak.
Türkiye global ekonominin neresinde

Gelişmekte olan ülkeler arasında olan Türkiye için ekonomik görünüm değerlendirmesi yapmak birçok önemli konuya değinmeyi gerektirse de, ana başlıklara dokunyayı tercih ediyorum. Türkiye, ekonomik gelişme hareketlerini sabit hızda sürdüremiyor. Dışa bağımlılığı yüksek olan bir ülke olması, sağlanmaya çalışılan üretimin fayda maliyet dengesini bozan sonuçlar doğuruyor. Para piyasasında var olan yüksek faiz oranları sebebiyle yabancı yatırımcının artışı borsada pozitif etki yaratsa da,  hem reel piyasada hem de finansal piyasalarda dışa bağımlılığı varlığına kanıt oluşturuyor.

Son dönemde önüne geçilmesi zorlaşan eflasyon ve işsizlik artışının Merkez Bankasını çıkmaza soktuğu söylenebilir. Kur yükselişlerinin etkisiyle artan üretim maliyetleri, KGF garantörlüğünde verilen kredilerle dengelenmeye çalışılıyor, yaklaşan kredi ödemeleri iş dünyasında bunaltıcı etkiler yaratıyor,.

Türkiye’nin devlet olarak zenginler arasında görünse de bireyler olarak bakıldığında orta  gelirliler arasında yer alıyor. Gelişmekte olan diğer ülkelere bakıldığında teknoloji yoğun üretimlerin son hızla arttığı görülürken Türkiye'de bu alanda yeterli altyapının olmaması o ülkeler arasında varlığını sürdürmesini zorlaştırıyor.

 


Gelecek 20 yılda insan gücünün yerini alacak olan makineleşmeyi üretecek  alt yapının olmaması ve bilişimin yakın zamanda en önemli alan olarak karşımıza çıkacak olması Türkiye'nin bu gelişmleri çok gerilerden
takip edecek olmasına sebep olablir.

Üretimin topraktaki haline bakıldığında da görüntünün aynı olduğu söylenebilir. Hem toprak verimliliği ve tohum ıslahında hem de hayvancılık alanındaki üretimde kendine yetemeyen ekonomimizin, hububat ürünlerini yaklaşık  %75 oranında  dışarıdan ithal ettiği bilinmektedir. Tüm bunlar değerlendirildiğinde bilişim alanıındaki gelişmelerin takip edilerek bir an  önce gerekli altyapının ve teknik elemanın oluşturulması noktasında adımlar atılmalı.  Dünyada üretilen bilime seyirci kalınmamalı. Bunun yanında katma değerli  ürünlerin üretimi arttırılarak mutlak üstünlüğün olduğu ürünler ihraç edilmesi çalışmaları artırılmalıdır.


Bu bilgiler ışığında bakıldığında Türkiye, yeterli altyapısı tamamlayamamış bir gelişmekte olan ülke görünümü sergiliyor.